Engin tarihe dayanan Akçakışla köylüleri, kökü maziye dayanan “Heybe getirme” geleneğini asırlardır yaşatıyor.
Davul zurna eşliğinde üç gün süren düğün törenlerinde kadim geleneklerini sürdüren Akdağmadeni’nin Akçakışla köyü sakinleri, “Heybe getirme olmazsa olmaz” dercesine, düğünevine hem katkı hem de hediye amaçlı ikramını davullu-zurnalı merasimle getiriyor. Düğüne katkı yapacak kişinin evinden, düğünevine kadar yol boyu davul zurna eşliğinde halay çekilerek getirilen içi dolu heybe’nin baş ikramını ise “Çörek” çekiyor. Mayalı hamurdan yapılan “çörek” olmazsa heybe getirmenin bir anlamı da olmuyor.
Akçakışla Köyü Muhtarı Önder Gürel “Bilindiği üzere köyümüz oldukça eski ve tarihi gerilere dayanan bir yerleşim yeri. Yaklaşık beş asırlık bir köy. Düğünlerimiz gelenek ve göreneklere sadık kalınarak yapılmakta,davul zurna eşliğinde üç gün boyunca devam etmektedir. Düğün töreni içerisinde de eski geleneklerimizi ve töreleri aynen devam ettirip yaşatamaya çalışıyoruz.Heybe getirme geleneği de bu adet ve törelerden başlıcalarını oluşturmaktadır” diyerek, köyün tarihini yazdığı kitapta tanıtan araştırmacı yazar Hakkı Yurtlu’ya da teşekkür etmeyi ihmal etmedi.
“Heybe getirme geleneği” hakkında bilgi veren Muhtar Gürel “ düğünlerde oğlan evine muhabbet duyan, yakınlık hisseden yahut katkı sunmak isteyen komşular hazırlığını yapınca, damatevi’ne haber yollayarak, ‘heybe getireceğini’ bildirir. Bunun üzerine oyun ekibinin ve davullu zurnalı eğlencenin arta kalan ara zamanlarında o eve gidilir. Ev sahibinin katkısı heybe içerisine konulur. En önde omzunda dokuma heybe olan kişi, davul-zurna ekibi ve arkasında da damat evi tarafından gelen katılımcılarla damatevine dönülür. Bu esnada yol boyunca halaylar çekilir oyunlar oynanır.” diyerek, “heybe Getirme” geleneğinin asırlardır devam ettirildiğini vurguladı.
Muhtar Gürel, açıklamasının sonunda, heyberniçerisine temel gıda maddeleri konulduğurngibi bazan da sosyal amaçlı nakdi yardımların da konulduğunu belirterek “ama herrnhalükarda ‘çörek ‘baş hediyedir” diye konuştu.